Kadir Çetinçalı: Rijkaard'ın hal ve tavırları, G.Saray’ı hâlâ pek içine sindiremediği izlenimi veriyor. Florya’ya mesai gibi gelip gidiyor. Oysa G.Saray’ın bu dağınık görüntüsünü toparlamak için antrenman saati dışında da mesai gerektiği ortada. Ama uyuşuk yapısı canlanacak gibi değil. Rijkaard’a ciddi bir elektro şok gerek. Bu haliyle kusura bakmayın ama sevgili başkan Polat, Rijkaard bir devrim değil. Gösterişli, iri, kara bir balon gibi duruyor.
Kadir Çetinçalı, Rijkaard'ı eleştirmiş. İşte bu ülkede, tam da bu yüzden eleştiri ve iğrençliğin sınırları birbirine karışıyor. Rijkaard için 'kara bir balon' diyor. Bu ifade dünyanın her yerinde ırkçılıktır, ciddi yaptırımları da beraberinde getirir. Hele ki, gazeteci sıfatıyla bunu dillendirmek daha da ciddi yaptırımları beraberinde getirir.
Yarın, öbür gün, "Ben aslında bunu demek istemedim" der. Fakat bilinç altından su yüzüne çıkan bu iğrenç ifade, nasıl bir anlayıştan süzülerek geldiğini açık açık ortaya koyuyor.
Ne yazık ki, kimse buna tepki bile veremeyecek. Daha iki gün önce Adnan Polat, "Bu tip haberleri yapanlara Florya'nın kapılarını kapatırız" demişti. Doğrusu, bu çinkin yazının sahibine kapıların kapatılmasından çok daha fazlası gerekir ama o kapıların kapatılmayacağını da gayet iyi biliyorum.
Türkiye'nin kendisine 'spor yazarı' diyen, bu adamlardan acilen sıyrılması gerekir. Karalık vicdanlarında çünkü bu gibi adamların. Her gördüğü şeye hep olumsuz yanından bakmak, "Ben söylemiştim" demek, kendisinin ciddiye alınmasını beklemek tüm ümitleri.
Herifin derdi, Rijkaard'ın bunu, bir gün olsun karşısına alıp, adam yerine koyup konuşmamasından kaynaklanıyor. Rijkaard'dan bir özel röportaj koparsa, methiyeler düzer.
Demek "Kara bir balon" Kadir Çetinçalı. Senin zaten balon olduğunu biliyoruz da, ırkçı ve faşist olduğunu da belgelemiş oldun.
Unutmadan, 'kara'lık senin beyninde ve kalbinde.
Kadir ağabeyi çok iyi tanırım. Bugünki yazısını ben de okudum ve aslında artniyetli ve ırkçı bir söylem taşımadığını farkettim. Bunu koruma amacıyla söylemiyorum, ihtiyacı da yok zaten. ''İri, kara bir balon'' sözü, Rijkaard'la geleceğin karanlık görülüp, içi boş umutların taşınması anlamını ifade ediyor bence. Kişisel görüşüm bu şekilde.
YanıtlaSilBu söylemlere dikkat etmek gerekiyor. Bizim hiç de fark etmeden söylediğimiz birtakım kelimeler bu adamlar için direkt olarak ırkçılık olarak algılanıyor. Bilmiyorum, ben renginden ötürü kara bir balon dediğini düşünüyorum. O sebeple söylememişse de bu da benim terbiyesizliğim olur.
YanıtlaSilIrkçılık bariz de, benim takıldığım başka bir nokta var; Abdullah Avcı fetişizmini devam ettirmiş sağolsun! Nedir bu yabancı-yerli savaşını kızıştırma isteği arkadaş?
YanıtlaSil@ Chao; Abdullah Avcı'yı istedikleri gibi evirip çevirebilirler çünkü. Pat telefon, anında röportaj. Florya'da gece gündüz yaşamak istiyorlar çünkü. Abdullah Avcı, eskaza Galatasaray'ın başına gelsin, 3 ay sonra herkeste tek laf olur "Avcı zaten Galatasaray'ı taşıyamazdı, yönetimin büyük hatası". Bu Rijkaard hepsine öyle bir kapak takacak ki, o günü bekliyorum.
YanıtlaSilOrtada bir balon varsa o da Çetinçalı beyefendinin ta kendisidir.
YanıtlaSilKedi de ulaşamadığı ciğere pis dermiş. Bu ve bunun gibi gazeteci geçinenler böylesi bir teknik adamı ilk defa gördüklerinden ortama uyamıyorlar. Rijkaard'ı uydurmaya çalışıyorlar o da olmuyor. Başımızda Daum gibi biri olsa bütün dilekleri yerine gelir.
YanıtlaSilDua etsinler çok efendi bir adama denk geldiler. Sesi çıkmadığı için laf sokmaların dozu da arttı. Ben de dua ediyorum. 3-5 yıl sonra Şampiyonlar Ligi'nde yarı finallerden döndüğümüz günlerde Mourinho'yu getiririz de gerektiğinde herkese teker teker uslubuna uygun giydirir bezlerini...
@ Saunders82; ne Mourinho'su ya, geldiği gün, gidene kadar Galatasaray'la olan tüm bağımı askıya alırım. Haa, herkesi maymuna çevirir o ayrı. Ama bizim basın da iğrençtir yemediği nane kalmaz. Bak ama yorumlar şu olur "Ne başarısı var ki, Chelsea'yi, İnter'i ben de şampiyon yaparım. Ukala, Portekiz çingenesi"
YanıtlaSil