Bu ülkede herkes gibi düşünmüyorsan 'ötekisin' demektir. Herkes gibi düşünmeyeni de, sindiririz, yok sayarız, 'herkes' yapmaya çalışırız. Metin Kurt, bu ülkenin 'öteki'lerinden biriydi.
Ercan Taner, ntvspor.ne'e bir yazı yazmış. Şöyle diyor; "Futbol hayatı bittiğinde kendine bambaşka bir ideoloji seçti."
Anlatmak istediğim tam da bu aslında. Sosyalizm de bir ideoloji ama insanların algısına göre 'bambaşka' bir ideoloji. Metin Kurt, bu yüzden Galatasaray'dan gönderildi, milli takımdan kesildi, futbol hayatını erken noktaladı.
Oysa Metin 'herkes' gibi olsa, 'bambaşka' bir ideolojiyi seçmese, televizyonlarda yorum yapar, gazetelerde köşe yazarlığı yapardı.
Fatih Terim geçtiğimiz hafta, Kasımpaşa maçından sonra Gaziantep'teki saldırıya ilişkin "Gaziantep'teki olayları öğrendim. İçimden futbol konuşmak gelmiyor. Antep'te olanları duyunca, bir yere ateş düşmüş, kardeş kardeşi vurmuş, burada iyi oynadık 3 puan aldık demeye utanıyorum. Gazetelerin sadece arka sayfalarını okumuyoruz" dediğinde yere göğe sığdırılamadı. Fenerbahçelisi, Beşiktaşlısı, Trabzonsporlusu en kıyağından aferini yapıştırdı, "helal olsun" diye alkış tuttu.
Gazetelerin sadece arka sayfalarını okumayan Fatih Terim keşke, Hopa'da öldürülen Metin Hoca için de birkaç kelam etseydi, sokak ortasında polislerce tekmelenerek bebeği öldürülen genç kız için de, bir maç sonrası açıklama yapabilseydi, Fatih Terim keşke en yakın arkadaşı, kadim dostu Mehmet Ağar'ın arkasında binlerce faili meçhul bıraktığından söz edebilse.
Terim sistemin sevdiği insandır. Başarısız olsa bile "Fatih Hoca" diye yere göğe sığdırılamaz. Metin Kurt ise sendika kurmak için yırtınır. İki Galatasaraylı, iki ayrı portre.
Metin Kurt Galatasaraylıdır ama kulübünün televizyonu onu ekrana çıkartmaz. O 'bambaşka' bir ideolojiyi seçmiştir çünkü. Her an 'sakıncalı' şeyler söyleyebilir.
Biliyorum yazıyı okuyan pek çok kişi "ne alaka lan!" diyecek ya da siktiri çekecek ama umrumda değil.
Herkesin yapayalnız bıraktığı bir adamdı Metin Kurt. Elbette kendi hataları da vardı ama başkalarının hataları, onun hatalarıyla boy ölçüşemez bile.
Bu ülkede şikeyi itiraf eden Cafer Aydın'a 'deli' yaftası yapıştırıp Türk futbolundan siliverdiler.
Oyunu İşçi Partisi'ne attığını dile getiren Kemalettin'in futbol hayatını aniden kısalttılar.
14 yıl görev yaptıktan sonra 'eşcinsel' olduğunu açıklayan hakem Halil İbrahim Dinçdağ’a maç vermediler.
Futbolcular için sendika isteyen Metin Kurt'u Galatasaray'dan gönderdiler, milli takımdan afaroz ettiler.
Onlar 'herkes' gibi olmak istemediler, diledikleri gibi yaşamak istediler; onlar inançlarını, siyasi fikirlerini, yaşadıklarını dürüst bir biçime anlattıkları için silinip gitti.
Metin Kurt'u da birkaç kişi hatırlayacak. 'romantik' fikirlerin 'nostaljik' tadı olarak hatırlanacak.
Açık açık itiraf edelim de kurtulalım. Kendimiz gibi olmayan kimseyi sevmiyoruz, tahammül edemiyoruz, yaşam hakkı tanımıyoruz, hayatın içinden siliyoruz.
Güle güle Metin Abi, bir gün senin haklı olduğunu anlayacak herkes.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder