13 Ekim 2011 Perşembe

Ölümlere neden olmayın, taşlanmış kot giymeyin!


"Biz de bu yolun yolcusuyuz. Ölümü bekliyoruz. Yapacağımız başka şey yok."

Devlet merdiven altı işletmelerde kot taşlamanın yapıldığını biliyor, farkında, hiçbir şey yapmıyor.

Bu insanlara maaş bağlanması için hastalıklarının yüzde 15 oranında ilerlemesi gerekiyor. Fakat hastalık bu oranda arttığı zaman zaten ölümü beklemeye koyululuyorlar.



Slikozis hastası Mehmet Eser diyor ki, "Solunum güçlüğü çekiyorum. Bu yüzden solunum tüpüne bağlı yaşıyorum. Evliyim, bir çocuğum var. Babam çoban, başka gelirim yok. Ben nasıl olsa öleceğim, ailemin geleceğinden endişe ediyorum. Devlet bizlere el uzatsın."

Ölümü bekliyor ama geride kalanlar için endişe ediyor.

10 saniye, sadece 10 saniye düşünün ve kendinizi bu insanlardan birinin yerine koyun. O zaman kıçımıza hiçbir şey bile aklımıza getirmeden geçirdiğimiz, kotları rahat rahat giyebilecek misiniz?

Hastalardan Cengiz Parlak, "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yanı sıra belediyeler de bu atölyelerin çalışmasına göz yumuyor. Biz de yoksulduk, cahildik ve köyde işimiz yoktu. İstanbul’a çalışmak için bir arkadaşımız gitti onun tavsiyesi üzerine bizler de gidip çalıştık. Şimdi ölümü bekleyen bir adayım" diyor.

Güzel görünmek için bu dünyadaki pek çok varlık öldürülüyor ve bu iğrenç sistem öyle bir hal aldı ki, insanları da kurban etmekten hiçbir beis görmüyor.

Siz üstünüze taşlanmış kotları giydikçe, birilerinin ölümüne sebep olduğunuzu aklınızdan çıkartmayın.
Şuraya da bir imza atın Ama tabii 'imzayı attım, üstüme düşeni yaptım' diye de düşünmeyin.

SATIN ALMAYIN, GİYMEYİN, ÇEVRENİZDEKİ İNSANLARI UYARIN!

SİLİKOZİS HASTALIĞI NEDİR?

Taşlama, kotların beyazlatılması, eskitilmiş görünümü verilmesi için, kumun, kuru hava kompresörleriyle kotların yüzeyine tutularak aşındırılması işlemidir. Çalışanlar, solunan tozların akciğere girmesiyle silikozis hastalığına yakalanıyor. Akciğer kan ve lenf damarlarında çekilmeler ve şekil bozukluklarının oluşmasına neden olan hastalığın tedavisi yok.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder