Abi aslında hedef atatürk başka hiç bir şey değil.. İsmet paşa üzerinden Mustafa Kemal Atatürk'e yapılan bir hakarettir bu.. Faşist dediği adamın ağzından çıkan "evet" lafı ile bu ülke çok partili rejime geçti bunu çok iyi biliyorlar ama içlerindeki nefret o kadar gözlerini bürümüş ki bunu görmeme, hatırlatınca da bir bahane türetme yolunu buluyorlar.. Bunu diyen adamın kabinesinde bir dönemler mensup olan bir başka şahısta "atatürk devrimleri halk üzerinde travma yarattı." demişti.. Masa başından, elimizin önündeki klavye ile memleket kurtarıyoruz.. Ekşisözlüğe falan bakıyorumda adamlar neredeyse lozan'ı başarısızlık, ikinci dünya savaşına girmememizi skandal noktasına getirdiler.. Ulan sen ne kadar askersin de ikinci dünya savaşına girmememizi "korkaklık" olarak yaftalıyorsun ? Savaşlar age of empires'tan ibaret ya ne de olsa.. Çok kötü bu gün ismet paşa'ya faşist diyen yarın büyük ata'ya neler diyebilir acaba ?
Eğer bu adam!ın biraz daha gücü olsa lafı direkt Atatürk'e götürecek ama,şimdilik bekliyor.Bir kere daha gelirse kesin yapar. Umarım halk olarak,aynı gerizekalılığı yapıp bunları başa geçirmeyiz...
@ksenophanes Senin de dediğin gibi bu ekşisözlük denen zırva,herşeyi kendinin billdiğini sanan,herkese rahat rahat sallanabilen bir ortam oldu.Bu modalardan biri de İsmet İnönüye sallamak bu aralar.Yapılanlar hep önemsiz,hep işe yaramaz şeylermiş kabul ediliyor... Halkımız çok değişti,çook...
sözlüklere eleştiri getirirken bunu gerizekalılık kelimesine indirgerseniz ben de size gülerim ancak. eleştiri dediğimiz şeyin ayakları yere basması gerekir. sadece faşist veya faşist değil diyerek kendinizi kandırdığınızın farkında değilsiniz sanırım. yoksa bu kadar boş laflarla vatan savunması veya kişisel savunma yapılmayacağını bilirdiniz. atatürk'te yeri geldiğinde eleştirilir ve eleştiriyoruz da, ama bu eleştiriler evrimsel manada ilerici eleştirilerdir. yoksa sizin de muhafazakarlardan hiçbir farkınız kalmıyor.
@koala
'İsmet Paşa olmasaydı, babalarınız; Yunan, İngiliz, İtalyan ya da Fransız olurdu.'
bu kadar çocukça bir yaklaşım yapacağını gerçekten hiç beklemiyordum. atatürk veya ismet inönü olmasaydı başka birisi de elbet gelecekti. her ülke vatandaşları kendi liderlerini sever ve bu da elbetteki haklarıdır. ama fikirlerine değer vermek onu putlaştırmanın önünde bir engeldir. ne yazık ki son yıllarda bu engel ortadan kaldırıldı. 2000li yıllarda kemalizm denen akımın savunucuları sayesinde atatürk'ü halka put olarak getirdiler.
neyse bu konu daha ileri boyutta tartışılır fakat burası yeri değil. sadece fikir belirtirken içeriğinin bilgiyle güçlendirilmiş olmasını da beklerdim. ama ne yazık ki öyle değil.
@ ibRa; sözlüklere eleştiriyi niye getireyim, bana ne. klavye başında üç-beş kelime oyunu yaparak, kendini dahi zanneden, nasıl olur da yırtarım hesabı yapan çocuklara sözüm olmaz. Atatürk ve İnönü olmasaydı başka biri elbette gelecekti demişsin. Bu mantıkla Fatih olmasa da İstanbul fethedilirdi diyebiliriz öyle değil mi? Ama tarih Fatih'i yazar, tıpkı tarihin Atatürk ve İsmet İnönü'yü yazdığı gibi. Böyle afaki, içi boş savunmalar mantıksız geliyor kusura bakma. Eğer istersen içini de doldurabilirim yukarıya yazdığım sözün. En basit şekilde dile getirdim o kadar. Atatürk, İnönü, Lenin, Castro, Hitler ya da bir başkası. Eğer burayı sürekli takip ediyorsan, herhangi bir ismi putlaştırmayacağımı gayet iyi anlardın. Vatan savunması klavye başında yapılmıyor onu gayet iyi biliyorum. Vatan savunmasının İnönü'yü Hitler'e benzeterek yapılamayacağını daha da iyi biliyorum.
Umut keşke yine küfür etseydin de, en azından "Atatürk düşmanı denize dökmeseydi İngiliz, Fransız, Yunan vb.." apolitik soy-sop argümanlarını kullanmak zorunda kalmazdın. Bunun AKP'nin ve Erdoğan'ın, veya güdük siyasi tavra sahip milliyetçilerin demogojik tavrından pek bir farkı yok.
Yazdıklarını genelde takip etmeye çalışırım ve katılırım da, ama bu tarz olmamış sanki. Tarihi Atatürk'ten ve Fatih'ten başlatamayacağımız gerçekse, "senin ataların Orta Asya'dan çıktıktan sonra ters tarafa gitseydi sen şimdi Japondun" da diyebiliriz.
Kusura bakma artık, bu son cümle ekşi sözlük tadında kelime oyunlu falan oldu ama anlatmak istediğim "olmasaydı"larla başlayan argümanların basit kısır döngüye dönüşeceğidir.
İlk yorumu yazan arkadaşın belirttiği, bir ülkede çok partili rejime geçilebilmesi bir kişinin ağzından "evet" çıkma zorunluluğu var ki, bu tartışabilir.
@ Ters Ninja; İyi de, Atatürk ve İnönü olmasaydı, başkaları olurdu cümlesine karşılık söylediğim bir sözü bana çevirmişsin. Tarih kişiliklerle vardır, "O olmasaydı bu olurdu" diye bir düşünce olamaz. Söylemek istediğim şey buydu.
Haa, bu postta yazan "İsmet Paşa olmasaydı" cümlesine açıklık getireyim. İyi o zaman her tür değere laf edilsin, her ağzına gelen söylensin, (ki, aslında söylenmek istenen başka bir şeydir ama İsmet İnönü üstünden gidilmiştir), herkes İnönü'ye giydirsin, geçirsin herkes de destek versin üstü kapalı, biz ağzımızı açmayalım.
Bugün siyasi iktidarı eleştiren birçok isim gazetecisinden, sanayicisine kadar birtakım yaftalarla ve devlet oyunlarıyla mimlensin, sorgulansın, içeri tıkılsın ama siyasi iktidar her şeyi söyleme serbestliğine sahip olsun. Oh ne ala iş. Kendine karşı herkese faşistsin ama başkalarına demokrat. Kusura bakmayın da yok öyle iş.
Şunu da ekleyeyim, hayatımın hiçbir döneminde Cumhuriyetçi olmadım, bunları da ona istinaden yazdığımı belirteyim. Atatürk'ün, İnönü'nün eleştirilebilir yanları olduğunu, onların da hatalar yaptığının farkındayım. Ama iş, muhalefete giydirmek için, 1940'lı yıllara gidiyorsa onu da haklı bulmam.
Tamam ben de esas olarak postta yazdıklarına ithafen belirtmiştim. Sonuçta "olmasaydı"lar yerine gerçekten "olanlar" üzerinden tartışırsak daha verimli olur bence. "Olanları" da sadece resmi tarih bilgisinin sınırlarına hapsetmemek gerekiyor.
Siyasal iktidarın iki yüzlü karakteri hakkında söylediklerine tamamen katılıyorum. Ama bence "mağdur" ve kimi zaman "demokrat" rolünü oynamaları için onlara bu sahneyi teslim edenlere doğru da çubuğu bükmeliyiz. Sadece verili durumdaki muhalefetten bahsetmiyorum. Gelmiş geçmiş iktidarlar, "siyaset-üstü" devlet politikası uygulayıcıları, yönetime etki ettiği oranda askeri erkan vb... Bütün bunlar seneler boyunca koskoca bir çözümsüzlük kabusu bırakmadılar mı ortada?
Değerlere sahip çıkmak gerekir, evet. Ve siyasal iktidarın demogoji yapmakta en fazla malzeme bulduğu konulardan bir tanesi bu oldu son günlerde. O kadar çok yıpratılmış, horlanmış değerimiz var ki, hiç zorlanmadılar.
AKP'ye "kurtarıcı" rolünü oynaması için gerekli koşulları sağlayan sistemdir, yönetimdir, devlet politikasıdır ne varsa bunlar sorgulanmadan AKP'ye yapacağımız her eleştirinin bir ayağı eksik kalır bence. Ama durumdan rahatsız birçok arkadaşın yorumunda "oy veren Halka" giydirme var tabiri caizse. Halka denemekten başka çare bırakmazsanız, Halk dener işte böyle. Yarın birgün AKP gider, başkasını dener.
Sonuçta genel olarak katılsam da, iktidarın muhalefete giydirmek için 1940'lara gitmesinin nedeninin muhalefetin kafasının 1940'larda "stop" etmiş olmasına bağlıyorum. İktidar karşısında işçinin, emekçinin ve tüm ezilenlerin çıkaranı gözeten gerçek ve güçlü bir alternatif olmadığı sürece karşılıklı belaltı ve güdük siyaset devam edecek.
benim burdaki eleştirim, eleştirideki eşiğin tayyip olarak kabul edilmesi ve sadece o mantıkla kalarak durum değerlendirmesi yapılmaya çalışılmasınaydı. zaten iktidardaki partinin uygulamaları ve ülkeyi birbirlerine pazarlamalarındaki hünerlerini her zaman söylemekteyim ve olabildiğince çok karşı eleştiri yapmaktayım, fakat burdaki durum, standartların onlar kabul edilemeyeceği daha güçlü bir karşı duruş gösterilmesi gerektiğine olan inancımdan kaynaklıydı. sanırım yanlış anlaşıldım, olabilir tabi.
'Bel altı eleştiriye, bel altı eleştiri.'
eşiği iyi belirlemek gerekir sanırım, yoksa farkedemeden, farksız duruma geçilir.
İsmet Paşanızın Atatürk yerine kendi resimlerini koyduğu paralardan kullanmadığınız içindir herhalde Paşaya olan bağlılığınız.. Bugün Başbakan kalkıp bunu yapsa yapsadan ziyade yapmaya teşebbüs etse acaba Türkiye de Tayyipseverler cemiyeti dahil halkımızın yüzde doksanı karşı gelmezmi bu duruma.. Fatih le örnekler vermişsiniz ama Atatürk düşmanlarının en çok sevdiği karşılaştırma değilmidir Atatürk ü koruma kanunu varda neden Fatih i koruma kanunu yok diye.. Şöförünün anılarında İsmet Paşayla ölüm döşeğinde dahi karşılaşmayacak ziyaret etmeyecek kadar düşman değillermidir? Tarihi ben mi yanlış yerden okuyorum öyleyse gerçek nedir? Atatürke husumet besleyen diktatördür.. Başbakana çemkirmek olsun da ne olursa olsun politikası bütün benliğinizi kaplamış.. Hatalarıyla yapın bari kırk yıl başı bi doğru konuşmuş bari buradan vurmayın..
@ potomya; bak yorumlara dikkat ettiysen, İnönü'yü eleştirebilecek çok konu vardır demişim zaten. İsmet İnönü eleştirilmez biri değildir ancak bıyık-faşist ikileminde eleştirilirse olmaz. Siyasi iktidar ağzı ve argümanlarıyla yorum yapmayın.
@Saunders82 Peki siz neden uslanmaz bir şekilde her daim taraflı konuşuyorsunuz? Aynı sebepten olsa gerek. Hatta aynı sebeplerle sizin desteklediğiniz tür bir şeyi eleştirince diktatör damgası vurup, ama aynı damga size vurulduğunda tahammülsüzce avam argümanlarla ortaya çıkıyorsunuz.
İktidar ağzıyla konuşmuyorum. Düşüncenize ters gelen düşünce iktidarın düşüncesi değildir.. Tayyibinizi derken herhalde yazımı okumadınız.. Kırk yılda bir bi doğru konuştu dedim.. İktidar yanlısı bi söyleme mi benziyo?
Abi aslında hedef atatürk başka hiç bir şey değil.. İsmet paşa üzerinden Mustafa Kemal Atatürk'e yapılan bir hakarettir bu.. Faşist dediği adamın ağzından çıkan "evet" lafı ile bu ülke çok partili rejime geçti bunu çok iyi biliyorlar ama içlerindeki nefret o kadar gözlerini bürümüş ki bunu görmeme, hatırlatınca da bir bahane türetme yolunu buluyorlar.. Bunu diyen adamın kabinesinde bir dönemler mensup olan bir başka şahısta "atatürk devrimleri halk üzerinde travma yarattı." demişti.. Masa başından, elimizin önündeki klavye ile memleket kurtarıyoruz.. Ekşisözlüğe falan bakıyorumda adamlar neredeyse lozan'ı başarısızlık, ikinci dünya savaşına girmememizi skandal noktasına getirdiler.. Ulan sen ne kadar askersin de ikinci dünya savaşına girmememizi "korkaklık" olarak yaftalıyorsun ? Savaşlar age of empires'tan ibaret ya ne de olsa.. Çok kötü bu gün ismet paşa'ya faşist diyen yarın büyük ata'ya neler diyebilir acaba ?
YanıtlaSilEğer bu adam!ın biraz daha gücü olsa lafı direkt Atatürk'e götürecek ama,şimdilik bekliyor.Bir kere daha gelirse kesin yapar.
YanıtlaSilUmarım halk olarak,aynı gerizekalılığı yapıp bunları başa geçirmeyiz...
@ksenophanes
Senin de dediğin gibi bu ekşisözlük denen zırva,herşeyi kendinin billdiğini sanan,herkese rahat rahat sallanabilen bir ortam oldu.Bu modalardan biri de İsmet İnönüye sallamak bu aralar.Yapılanlar hep önemsiz,hep işe yaramaz şeylermiş kabul ediliyor...
Halkımız çok değişti,çook...
sözlüklere eleştiri getirirken bunu gerizekalılık kelimesine indirgerseniz ben de size gülerim ancak. eleştiri dediğimiz şeyin ayakları yere basması gerekir. sadece faşist veya faşist değil diyerek kendinizi kandırdığınızın farkında değilsiniz sanırım. yoksa bu kadar boş laflarla vatan savunması veya kişisel savunma yapılmayacağını bilirdiniz. atatürk'te yeri geldiğinde eleştirilir ve eleştiriyoruz da, ama bu eleştiriler evrimsel manada ilerici eleştirilerdir. yoksa sizin de muhafazakarlardan hiçbir farkınız kalmıyor.
YanıtlaSil@koala
'İsmet Paşa olmasaydı, babalarınız; Yunan, İngiliz, İtalyan ya da Fransız olurdu.'
bu kadar çocukça bir yaklaşım yapacağını gerçekten hiç beklemiyordum. atatürk veya ismet inönü olmasaydı başka birisi de elbet gelecekti. her ülke vatandaşları kendi liderlerini sever ve bu da elbetteki haklarıdır. ama fikirlerine değer vermek onu putlaştırmanın önünde bir engeldir. ne yazık ki son yıllarda bu engel ortadan kaldırıldı. 2000li yıllarda kemalizm denen akımın savunucuları sayesinde atatürk'ü halka put olarak getirdiler.
neyse bu konu daha ileri boyutta tartışılır fakat burası yeri değil. sadece fikir belirtirken içeriğinin bilgiyle güçlendirilmiş olmasını da beklerdim. ama ne yazık ki öyle değil.
@ ibRa; sözlüklere eleştiriyi niye getireyim, bana ne. klavye başında üç-beş kelime oyunu yaparak, kendini dahi zanneden, nasıl olur da yırtarım hesabı yapan çocuklara sözüm olmaz.
YanıtlaSilAtatürk ve İnönü olmasaydı başka biri elbette gelecekti demişsin. Bu mantıkla Fatih olmasa da İstanbul fethedilirdi diyebiliriz öyle değil mi? Ama tarih Fatih'i yazar, tıpkı tarihin Atatürk ve İsmet İnönü'yü yazdığı gibi. Böyle afaki, içi boş savunmalar mantıksız geliyor kusura bakma.
Eğer istersen içini de doldurabilirim yukarıya yazdığım sözün. En basit şekilde dile getirdim o kadar.
Atatürk, İnönü, Lenin, Castro, Hitler ya da bir başkası. Eğer burayı sürekli takip ediyorsan, herhangi bir ismi putlaştırmayacağımı gayet iyi anlardın.
Vatan savunması klavye başında yapılmıyor onu gayet iyi biliyorum. Vatan savunmasının İnönü'yü Hitler'e benzeterek yapılamayacağını daha da iyi biliyorum.
Umut keşke yine küfür etseydin de, en azından "Atatürk düşmanı denize dökmeseydi İngiliz, Fransız, Yunan vb.." apolitik soy-sop argümanlarını kullanmak zorunda kalmazdın. Bunun AKP'nin ve Erdoğan'ın, veya güdük siyasi tavra sahip milliyetçilerin demogojik tavrından pek bir farkı yok.
YanıtlaSilYazdıklarını genelde takip etmeye çalışırım ve katılırım da, ama bu tarz olmamış sanki. Tarihi Atatürk'ten ve Fatih'ten başlatamayacağımız gerçekse, "senin ataların Orta Asya'dan çıktıktan sonra ters tarafa gitseydi sen şimdi Japondun" da diyebiliriz.
Kusura bakma artık, bu son cümle ekşi sözlük tadında kelime oyunlu falan oldu ama anlatmak istediğim "olmasaydı"larla başlayan argümanların basit kısır döngüye dönüşeceğidir.
İlk yorumu yazan arkadaşın belirttiği, bir ülkede çok partili rejime geçilebilmesi bir kişinin ağzından "evet" çıkma zorunluluğu var ki, bu tartışabilir.
@ Ters Ninja; İyi de, Atatürk ve İnönü olmasaydı, başkaları olurdu cümlesine karşılık söylediğim bir sözü bana çevirmişsin. Tarih kişiliklerle vardır, "O olmasaydı bu olurdu" diye bir düşünce olamaz. Söylemek istediğim şey buydu.
YanıtlaSilHaa, bu postta yazan "İsmet Paşa olmasaydı" cümlesine açıklık getireyim. İyi o zaman her tür değere laf edilsin, her ağzına gelen söylensin, (ki, aslında söylenmek istenen başka bir şeydir ama İsmet İnönü üstünden gidilmiştir), herkes İnönü'ye giydirsin, geçirsin herkes de destek versin üstü kapalı, biz ağzımızı açmayalım.
Bugün siyasi iktidarı eleştiren birçok isim gazetecisinden, sanayicisine kadar birtakım yaftalarla ve devlet oyunlarıyla mimlensin, sorgulansın, içeri tıkılsın ama siyasi iktidar her şeyi söyleme serbestliğine sahip olsun. Oh ne ala iş. Kendine karşı herkese faşistsin ama başkalarına demokrat. Kusura bakmayın da yok öyle iş.
Şunu da ekleyeyim, hayatımın hiçbir döneminde Cumhuriyetçi olmadım, bunları da ona istinaden yazdığımı belirteyim. Atatürk'ün, İnönü'nün eleştirilebilir yanları olduğunu, onların da hatalar yaptığının farkındayım. Ama iş, muhalefete giydirmek için, 1940'lı yıllara gidiyorsa onu da haklı bulmam.
Bel altı eleştiriye, bel altı eleştiri.
Tamam ben de esas olarak postta yazdıklarına ithafen belirtmiştim. Sonuçta "olmasaydı"lar yerine gerçekten "olanlar" üzerinden tartışırsak daha verimli olur bence. "Olanları" da sadece resmi tarih bilgisinin sınırlarına hapsetmemek gerekiyor.
YanıtlaSilSiyasal iktidarın iki yüzlü karakteri hakkında söylediklerine tamamen katılıyorum. Ama bence "mağdur" ve kimi zaman "demokrat" rolünü oynamaları için onlara bu sahneyi teslim edenlere doğru da çubuğu bükmeliyiz. Sadece verili durumdaki muhalefetten bahsetmiyorum. Gelmiş geçmiş iktidarlar, "siyaset-üstü" devlet politikası uygulayıcıları, yönetime etki ettiği oranda askeri erkan vb... Bütün bunlar seneler boyunca koskoca bir çözümsüzlük kabusu bırakmadılar mı ortada?
Değerlere sahip çıkmak gerekir, evet. Ve siyasal iktidarın demogoji yapmakta en fazla malzeme bulduğu konulardan bir tanesi bu oldu son günlerde. O kadar çok yıpratılmış, horlanmış değerimiz var ki, hiç zorlanmadılar.
AKP'ye "kurtarıcı" rolünü oynaması için gerekli koşulları sağlayan sistemdir, yönetimdir, devlet politikasıdır ne varsa bunlar sorgulanmadan AKP'ye yapacağımız her eleştirinin bir ayağı eksik kalır bence. Ama durumdan rahatsız birçok arkadaşın yorumunda "oy veren Halka" giydirme var tabiri caizse. Halka denemekten başka çare bırakmazsanız, Halk dener işte böyle. Yarın birgün AKP gider, başkasını dener.
Sonuçta genel olarak katılsam da, iktidarın muhalefete giydirmek için 1940'lara gitmesinin nedeninin muhalefetin kafasının 1940'larda "stop" etmiş olmasına bağlıyorum. İktidar karşısında işçinin, emekçinin ve tüm ezilenlerin çıkaranı gözeten gerçek ve güçlü bir alternatif olmadığı sürece karşılıklı belaltı ve güdük siyaset devam edecek.
benim burdaki eleştirim, eleştirideki eşiğin tayyip olarak kabul edilmesi ve sadece o mantıkla kalarak durum değerlendirmesi yapılmaya çalışılmasınaydı. zaten iktidardaki partinin uygulamaları ve ülkeyi birbirlerine pazarlamalarındaki hünerlerini her zaman söylemekteyim ve olabildiğince çok karşı eleştiri yapmaktayım, fakat burdaki durum, standartların onlar kabul edilemeyeceği daha güçlü bir karşı duruş gösterilmesi gerektiğine olan inancımdan kaynaklıydı. sanırım yanlış anlaşıldım, olabilir tabi.
YanıtlaSil'Bel altı eleştiriye, bel altı eleştiri.'
eşiği iyi belirlemek gerekir sanırım, yoksa farkedemeden, farksız duruma geçilir.
İnonu donemini yasmadık, sadece okuduk. Oysa AKP, Erdogan donemini yasıyoruz; Diktator diyince ilk aklima gelenler, Türkiye'den RecepTayyipErdogan, İtalya'dan Berlusconi, Fransa'dan Sarkozy. Saygılar
YanıtlaSilİsmet Paşanızın Atatürk yerine kendi resimlerini koyduğu paralardan kullanmadığınız içindir herhalde Paşaya olan bağlılığınız.. Bugün Başbakan kalkıp bunu yapsa yapsadan ziyade yapmaya teşebbüs etse acaba Türkiye de Tayyipseverler cemiyeti dahil halkımızın yüzde doksanı karşı gelmezmi bu duruma.. Fatih le örnekler vermişsiniz ama Atatürk düşmanlarının en çok sevdiği karşılaştırma değilmidir Atatürk ü koruma kanunu varda neden Fatih i koruma kanunu yok diye.. Şöförünün anılarında İsmet Paşayla ölüm döşeğinde dahi karşılaşmayacak ziyaret etmeyecek kadar düşman değillermidir? Tarihi ben mi yanlış yerden okuyorum öyleyse gerçek nedir? Atatürke husumet besleyen diktatördür.. Başbakana çemkirmek olsun da ne olursa olsun politikası bütün benliğinizi kaplamış.. Hatalarıyla yapın bari kırk yıl başı bi doğru konuşmuş bari buradan vurmayın..
YanıtlaSil@ potomya; bak yorumlara dikkat ettiysen, İnönü'yü eleştirebilecek çok konu vardır demişim zaten. İsmet İnönü eleştirilmez biri değildir ancak bıyık-faşist ikileminde eleştirilirse olmaz. Siyasi iktidar ağzı ve argümanlarıyla yorum yapmayın.
YanıtlaSil@Potomya; Tayyibinizi niye bu kadar çok seviyorsunuz ve koruyorsunuz?
YanıtlaSil@Saunders82 Peki siz neden uslanmaz bir şekilde her daim taraflı konuşuyorsunuz? Aynı sebepten olsa gerek.
YanıtlaSilHatta aynı sebeplerle sizin desteklediğiniz tür bir şeyi eleştirince diktatör damgası vurup, ama aynı damga size vurulduğunda tahammülsüzce avam argümanlarla ortaya çıkıyorsunuz.
İktidar ağzıyla konuşmuyorum. Düşüncenize ters gelen düşünce iktidarın düşüncesi değildir.. Tayyibinizi derken herhalde yazımı okumadınız.. Kırk yılda bir bi doğru konuştu dedim.. İktidar yanlısı bi söyleme mi benziyo?
YanıtlaSil