Sahtekârsınız alayınız ve korkaksınız.
Bu ülkede sikindirik futbol muhabbetini, genç kız triplerini, yazamadınız diye mi bütün derdiniz? Lan bu ülkede insanlar haber yazamıyor, hanginiz ses çıkarttınız bugüne kadar? Bu ülkede muhalif basının kapılarında polis bekler, çalışanların evlerine kadar polisler takip eder, istediklerinde baskınlar düzenlerler kimsenin ruhu bile duymaz.
"Bizim siyasetle işimiz olmaz, biz futbol yazıyoruz" diye, kendinize saçma sapan bahaneler üretin, kıçınız ayrı başınız ayrı oynasın, sonra "Blogger'ıma dokunma" diye ağlayıp sızlayın.
Umarım açılmaz bir daha, hatta özgürlük saydığınız şeyler daha da sarsın her tarafınızı. Belki o zaman bu ülkedeki gerçek özgürlük kısıtlamalarının farkına varabilirsiniz.
Korkaksınız çünkü sokaklara çıkamıyorsunuz. Birileri sizin için çıkar nasılsa. Başlatalım bir eylem, her hafta Taksim'de buluşalım.
Kaç tane blogger var? Minimum 50 bin tane vardır.
10 bini bulur muyuz? Bok buluruz.
İşi sadece blogger değil, tüm özgürlüklerin kısıtlanması konusuna taşıyalım.
Var mısınız? Bok varsınız.
Ağlamaya devam edin,
"siyaset yapmamaya" devam edin,
suya sabuna karışmadan, yırtma planları yapın,
birilerinin canı yanarken, uzaktan izlemeyi sürdürün,
size dokunmayan yılana "Çok yaşa" diye tempo tutun.
Kendinizi kandırmaya devam edin ve siktirin gidin, asalak sürüsü. Nasıl, kuyruğunuza basılmadan önce 3 maymunu oynadıysanız, size verilen rolü üstlenmeye devam edin. Bu kadar çok ağlayınca belki insafa gelirler, siz de "direndik, kazandık" edebiyatı yaparsınız.
Evden dışarı çıkmadan, mail göndermeye devam edin. Yegâne tepkiniz bu olsun. En zararsız olanı hem de vicdanen mastürbasyon etkisi yaratıyor değil mi?
Lan hâlâ twitter'dan medet umuyorsunuz ya embesilin önde gidenisiniz. Yarın öbür gün twitter'ın erişimi kapatılınca merak ediyorum ne yapacaksınız?
Ne zaman bir blog tartışması patlak verse, ortaya hep aynı tipler çıkıyor. "Krizi fırsata çevirmek" diye buyrulmuş iğrenç deyişi her tartışmada pratiğe döküyorlar. Hatta bir tanesine isim taktım, kendisine de söyledim ama hiç oralı olmadı. Ya yakıştırmadı kendine, ya da aldırış etmedi. Zaten sonrasında da, kendini ön plana çıkarmaya yönelik yaptığı -kendince- protestosuna devam etti. Blogger'a erişimin yasaklanmasının iyi bir şey olduğunu söylemiyorum tabii ki de ama, mesele sadece blog olunca hep aynı isimleri duymanın yarattığı bir sıkıntı da var sanki. Hoş, burada suçlu, onun yazdıklarını bıkmadan, usanmadan paylaşanlardır da ayrıca.
YanıtlaSilBazıları buradan da prim peşinde çünkü.
YanıtlaSil"Futbol,sadece futbol değil" derler, karizma cümleler, yoğun ifadeler kullanırlar. Ama iş basit bir stad protestosuna geldiğinde Galatasaray'ın oyun şablonundan bahsederler "bizim işimiz futbol" derler.
Daha bugün Nedim Şener gözaltına alındı. Daha bugün gazetecileri götürdüler...
Neyse çok uzatmayayım, zaten yazmışsın, eline sağlık
DNS MNS ne bok varsa giriyorum abi :) kapatıldı diye ağlamanın anlamı yok girmek istersen yüzlerce çözüm var sorun digitürk değil zihniyettir şu davaları merak ediyorum nasıl kapatılıyor siteler kendilerince karar alıyorlar galiba ya tabi sırf digitürk istedi diye değil google'dan vergi almaya kalkmışlardı google takmamıştı bunları koymuşum götüne ya yasaklar çiğnenmek içindir :D her yolu denerim girmek için gene seni okurum abi
YanıtlaSilyani anlamıyorum şimdi türiyede erişimi kapattırdın adam yurtdışından giriyor çözüm bu mu neyse abi uzar gider bu mevzu zihniyet herşeyi yasakla çözeceği için sesin gür çıkmadıkça bir anlamı olmuyor
çok haklısın abi ülke birbirine girmiş sesleri çıkmaaz bir blogger kapandı interneti ayağa kaldırdılar