Bu iktidarın, kini, nefreti bitmiyor. Herkesle hesaplaşıyor, kendine karşı olan herkese diyet ödetiyor.
Bunun son örneği Ali Nesin'in Matematik Köyü oldu. Dünyanın çeşitli yerlerinden gelen öğretmenlerin yol paralarını bile kendi ceplerinden ödeyerek, ders verdiği Matematik Köye hacizlerle boğuşuyor.
Lise ve üniversite öğrencilerinin geldiği, ortak bir hayatı paylaştığı, birlikte bulaşık yıkadığı, çöp topladığı, temizlik yaptığı, televizyonun yasak olduğu Matematik Köyü'nde ezber değil, düşünme yoluyla, sorgulayarak, gençlerin özgüvenleri artırılıyor ve hayata başka şekilde bakmaları sağlanıyor.
TÜBİTAK denen artık ele geçmiş kalelerden biri olan kurumsa son 4 yıldan bu yana Ali Nesin'in Matematik Köyü'ne desteğini çekmiş durumda. Daha önceki yıllarda 40 bin TL'lik destek sağlayan TÜBİTAK, köyün fişini çekmiş belli ki.
Aslında garipsememek gerekir, şu an hakim zihniyete sahip insanların, böyle özgür düşünceyi aşılayan bağımsız kurumlara destek vermezi beklenemez. Ama bunun bir intikam gibi gerçekleştirilmesi insanın midesini bulandırmaya yetiyor.
Tam bu haciz konusu gündemdeyken, bugün Radikal'de yayınlanan haberle birleşince, işin ne boyutlarda olduğu daha iyi görülüyor. Matematik projesiyle TÜBİTAK'ın yarışmasına katılan lise öğrencisi Barış Paksoy'a TÜBİTAK'tan "Sen bunu yapmış olamazsın" yanıtı gelmiş.
Ülkeden bir dahi çıkabilir ama TÜBİTAK, "Yok arkadaş senin yaşın yetmez, kafan basmaz" demeye getirmiş.
Lafı eveleyip gevelemeyeceğim. Ben nasıl çocukların kuran kurslarına gitmesine karşıysam, bu adamlar da çocukların, gençlerin özgürlükçü yetişmesinden rahatsız. Ama tabii aramızda bir fark var, ben kimsenin kuran kursuna gitmesine engel olmam. Bunlar Ali Nesin'in Matematik Köyü örneğinde görüldüğü üzere, bitirmek için her şeyi yapıyor.
Çok aşağılık adamlar ve aşağılık bir zihniyet. Toplumu gerizekâlı yapmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Düşünmeyen, sorgulamayan, nesiller yetiştirmek, bunların devamlılığını sağlamak asli görevleri haline geldi. Ne kadar aptal, o kadar oy. Bunun adı da demokrasi oluyor.
Cemaat kuyruğuna takılmış çocuklara 'bizim çocuklarımız', bu çocuklara ise 'Otur yerine senin yaşın yetmez' muamelesi.
Bunlar güya insan, sizin insanlığınızı sikeyim.
YARDIM ETMEK İSTEYENLER TIKLASIN
Bunda Ali Nesin'in Aziz Nesin'in oğlu olmasının payı yok mu sanıyorsun? %90 bu nedenden, %10 senin anlattığın durumu düşünmüşlerdir. Hatta onu düşünecek kafa bunlarda olmadığı için ona da ihtimal vermiyorum.
YanıtlaSil@ Saunders82; lan yuh onu söylemeye gerek var mı?
YanıtlaSilNe zamandır Nesin Vakfı'na katkıda bulunmak istiyordum, bu yazı benim için tetikleyici oldu, bunu paylaşayım dedim. Eline sağlık.
YanıtlaSil@ Hailsematary Beyefendi; çok sevindim...
YanıtlaSil