Şu "Dindar nesil yetiştireceğiz" hadisesi dallanıp budaklandıktan sonra Tayyip bugün bombayı patlattı ve "Bir haftadır köşelerinde yazanlara sesleniyorum; bu gençliğin tinerci olmasını mı istiyorsunuz? Siz bu gençliğin büyüklerine isyankar bir nesil mi olmasını istiyorsunuz? Siz, bu gençliğin milli, manevi değerlerinden kopuk, hiçbir istikameti, meselesi olmayan bir nesil mi olmasını istiyorsunuz?" diye bir açıklama yaptı.
Başbakan'a göre eğer dindar değilseniz, tinercisiniz ya da isyankârsınız. İktidara geldiğinden beri böyle hastalıklı bir tavır içindeler. Herkese benzer şekillerde seslendiler, herkesi böyle Diyarbakır karpuzu gibi ikiye ayırdılar.
Dindar olmayanlar bunlar için tinerciyle eşdeğer. Kafalarında, beyinlerinde dindar olmayanları böyle etiketliyorlar. Dünkü Vakit gazetesinin manşeti bu açıdan görülmeye değerdi, "İşte CHP gençliği" manşetinin altında kokain çeken bir tip ve bira içen CHP Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı.
Kim olduğu önemli değil. Ülkenin başbakanı dindar olmayan gençliğe 'tinerci' yaftası yapıştırırken, gazete diye çıkan sikindirik kâğıt parçası da, kendi gibi düşünmeyenleri, 'kokainci' olarak gösteriyor.
İyi o vakit, bir gazete çıkartalım, götünü parmaklayan, 3 tane 'dindar' tip koyalım sonra da manşete "İşte dindar gençlik" diyelim. Olur mu? Nasıl bir mantıktır bu, nasıl insanlık anlayışı, hayvan herifler. Bu gazete denilen kâğıt parçası daha ne kadar, sabır zorlayacak! İnsanları hedef göstermek bunlarda, yaftalamak bunlarda, küçücük çocukları seksi bulan yine bu orospu çocukları.
Ayrıca elinizde bir 'dindarmatik' mi var da, milletin dini duygularını ölçüyorsunuz. Allah mısınız lan!
Başbakan devam ediyor ve kendisini eleştiren köşe yazarlarına sesleniyor, "Başınızı önünüze eğin de hem dindar, hem de çağdaş bir nesil nasıl yetiştirilir onu düşünün! Biz o terbiyeyi alarak büyümüş bir nesiliz. Biz bugün de hala o zihniyeti taşıyan kafalara isyan ediyoruz."
Bak bu zihniyet de, Akp iktidarının en belirgin özelliklerinden biri. İsyan hakkı kendisinde var ama kendileri dışında birileri isyan ettiği zaman o 'tinerci-asi' kategorisi içine boca ediliyor.
Ülke yönetimini ellerine geçirdikten sonra en büyük iki başarıları var. Birincisi bu kadar yıy iktidarda olup, sürekli muhalefet gibi hareket etmeleri. Diğeri de muhalifleri sindirmek için "Ergenekon-KCK" gibi davaları kıçlarından uydurarak, "Ya bendensin, ya onlardan" diyerek, ülkeyi minik çift partili hale getirmek.
Gerçi herifler Paul Auster'i bile Ergenekoncu yapma başarısını gösterdi. Ergenekon örgütü büyüyor büyüyor, kıtaları, okyanusları aşıyor. O derece bir örgüt, gerisini siz düşünün artık.
Devlet, kimsenin çocuğunun dindar olup olmadığını belirleyemez, onun için hareket edemez. Ben çocuğumu ister tinerci olarak yetiştiririm, ister Müslüman olarak. İktidarlar bunun tasasını tutmak için varlıklarını sürdüremez.
Bireysel olarak nasıl istiyorsan öyle yetiştirirsin çocuğunu ama devletin resmi ideolojisi haline getirimezsin bunu. Ama tabii bunlar için bu tip kavramların tamamına karşı gelmek, tinerci olmak. Başbakan kendi ağzıyla söylüyor bunu, ben söylemiyorum.
Devlet dindar nesiller yetiştireceğine, işsizliğe çare bulmayı denese, enflasyonun düşmesi için hareket etse, ağzımızın ortasına sıçtığı vergileri hafifletmek için çaba harcasa daha mantıklı olur.
Ayrıca, ortalarda 'Başbakanım' diye dolanıyorsan, sokaktaki tinerciler için de çare üreteceksin. Senin yaşadığın ülkenin topraklarında tinerci çocuklar varsa, o sokaklara senin ülkeyi yönettiğin süre içinde yeni tinerci çocuklar düşüyorsa, oturup bir muhasebe yapacaksın.
Ülkenin başbakanı konumundaki adam, gençlere yol çiziyor ve diyor ki, "Ya dindar olursunuz ya tinerci."
Bunlar babalarının, amcalarının, abilerinin, hacılarının, hocalarının dizleri dibinde her şeye "evet" diyerek büyüdükleri için herkesin de öyle olmalarını istiyorlar. Bu yüzden isyan edeceksen de, bunların istediği şeylere isyan edeceksin, bunların işaret ettiği konularda isyan edeceksin. Yoksa sonun konser bileti satan üniversite öğrencisi gibi cezaevi.
Hocam, boşver sen dindar yetiştirip yetiştirmemeyi de, sen dindar geçinenlere biraz ahlak, biraz saygı, biraz insanlık öğret.
Bak 12 yaşında kazık kadar herif sözleşmeyle satılan kızın annesi ne diyor: "Çocuğuma o eziyetleri eden adam, namazında niyazında bir adamdı, iyi biri zannetti."
Sen önce, ülkenin dört yanında küçücük kızların satılmasını, peşkeş çekilmesini, babaları yaşındaki adamlarla evlenmelerinin önüne geç. Buraya her gün tecavüz haberi koysam, yanlarına da fotoğraflarını, kimler bu bokları yiyor, görürsünüz.
Dindar nesil yetiştirme, insan gibi insan yetiştirmeye çalış.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder